Çarşamba

ADANA-HATAY GURME GEZİSİ

adana hatay gurme gezisi
Baştan söylemiş olayım ki bu yazı ağırlıklı olarak yeme-içme üzerine olacak. Adana ve Hatay ile ilgili gezi notları belki başka bir zaman tekrar gündeme gelebilir. O nedenle de yukarıya Adana kebabının ihtişamlı görüntüsünü koymamı anlayışla karşılayınız.
Bu gezi aylar öncesinden uçak biletleri alınarak, tabii ki ucuz olsun diye ( bizde yalan yok :) ) planlanmış bir gezi oldu. Daha doğrusu sevgili dostlarım Dr.Yalçın Antmen ve Dr.Şenol Gümüşdere bana Adana ve Hatay'a gitmeyi planlıyoruz,gelirmisin diye sorduklarında, gözümün önüne Künefe geldi ve tereddütsüz tabii ki dedim.Aslında ekipte başka bir yakın arkadaşımız daha olacaktı ama son dakika gelemedi. Biz yeterince geyik muhabbetini yaptığımızdan, burada deşifre etmeyeyim.
adana hatay gurme gezisi
Bu fotoğraftan da anlaşılacağı üzere daha kargalar bokunu yemeden biz Pegasus'la Adana'ya doğru yol alıyoruz. Uçak sabah 05.45 de, kalkıp Sabiha Gökçene gitmeyi varın siz hesap edin. Sanki uykumuzu alıp,2 saat geç gitsek, Künefenin altı kızarmamış olacak. Uçakta kaptan 1 saat 5 dakika uçuş süremiz dedi, sonra inişe geçerken 35 dakika erken geldik anonsu yaptı. Kafamız karıştı ama sonuçta saat 7 de uçaktan çıkmaya başladık. 
adana hatay gurme gezisi
Adana'da uçak terminalden o kadar uzağa park etti ki,uçaktan inip yürüyen insanlar gibi bizde şaşırmadık değil. Ama şansımıza güzel,ılık bir Adana sabahında güne başlamanın keyfini almaya başladık bile.
adana hatay gurme gezisi
Gezi planımız kabaca, havaalanından kiraladığımız araba ile direkt Hatay'a gideceğiz, hatta kahvaltıyı orada yapacağız, sonra ara öğünde künefe yiyeceğiz, duruma göre sonrası Hatay yemeklerinin tadına bakacağız. Sonrası asıl ve ana yemek için Adana'ye geri döneceğiz.
Bu planlama ile yola çıkıyoruz. İskenderun etrafında ki fabrikaların duman çıkan bacalarını araba içerisinden fotoğraflamaya çalışıyorum. Artık güneş doğmuş ve  klimayı çalıştıracak kadar sıcak olmaya başlamıştı bile.
adana hatay gurme gezisi
Yalçın birilerinden duymuş, Habib-i Neccar camisinin karşısında Antakya kahvaltı salonu varmış. Oraya gidelim dedi, başka yer bilenimiz yok zaten, tamam dedik. Yandex de caminin adını bulup, rotayı işaretledik, gidiyoruz. Yandex navigasyon bizi şehrin etrafından dolaştırdı ve şehirden çıktık gidiyoruz.Artık Hatay arkamızda kaldı, biz hala gidiyoruz. Ben arkadan bir yanlışlık var bu işte, şehrin bu kadar dışarısında öyle bir cami yada önemlisi öyle ünlü kahvaltı salonu olmaz diye itiraz etmeye çalışsam da, Yandexden daha iyimi bileceksin diye benimle dalga geçiyorlar. Sonuçta 23 km gittik ve alakasız bir köyün ortasında , Yandex Cami burası dedi ama ortalıkta ne cami ne kahvaltı salonu var. Biraz söylenerek biraz halimize gülerek tekrar geri döndük. Benim telefonda ki navigasyonla kahvaltı yerimizi bulduk.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Saat 10 da kahvaltı masasına kuruluyoruz.Özellikle peynirler çok lezzetli. Kiremitte peynir özellikle çok güzel. Ama öyle vaay bu ne kadar güzelmiş dediğimiz bir kahvaltılık yok. Biz acıkmış olduğumuzdan epey bir silip süpürüyoruz o başka.
adana hatay gurme gezisiadana hatay gurme gezisi

Kahvaltı sonrası Türk kahvesi mi Hatay kahvesi mi istersiniz diye sordular. Farkı ne dedik, Hatay kahvesi daha çok kaynatılırmış. Madem buradayız, Hatay kahvesi olsun dedik ama gelen bildiğin sıcak,köpüksüz Türk kahvesi. Çıkışta Yalçın'la Şenol'un artık karınları doymuş fotoğraflarını çekiyorum.
adana hatay gurme gezisi
 Bulmak için Yandex sayesinde 23 km şehir dışına çıktığımız Habib-i Neccar Camisini de göstermiş olayım.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Hatay turumuz başlıyoruz. Her şehrimizde bir ulu cami bulunur. Burası da Hatay Ulu Cami. İçerisi daha çok genişliğine uzun olduğunu görünce, bana Tunus'da gördüğüm ünlü Zeytuni Camisini hatırlattı. Belki de aynı dönem mimarisidir kim bilir.
Caminin hemen duvarının dibinde bir sergi ve "her türlü kuran çeşitleri" satılıyor. Ben nasıl yani kaç çeşit kuran var diyorum. Şenol,artık Kürtçesi bile var onlardır herhalde diyor.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Hatay benim gözümde modern şehir olamamış, Arap kültürü ile Türk kültürü arasında sıkışmış, kabuğunu kıramamış bir şehir. Binalar çoğunlukla eski,caddeler hiç temiz değil. Şehrin tam ortasından Asi nehri geçiyor. Nehir kenarında biraz yürüyoruz. Bizim tek derdimiz biraz acıksak ta künefe yesek.İnsanlar nehirde balık yakalamaya çalışıyorlar. Biraz seyrettik ama yakalayan olmadı.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Şehrin merkezinde,Köprübaşı denilen bölgede bir çok künefeci var. Ama biz daha künefe yiyecek halde değiliz ve zaten bu sefer başka bir yerde künefe yiyeceğiz.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Hatay'a gelip de harbiye bölgesine gelmek olmaz diyerek Harbiye'ye geçtik.Hatay'a 20 km civarında uzaklıktaki bu şelaleleri ve restoranları ile ünlü bölgeyi özellikle Araplar çok severmiş. Bu defa Suriye'deki sıkıntıdan dolayı olsa gerek,oldukça sakin gördüm.Biz burada bir süre soğuk bira içerek dinlenip,tekrar şehre geri döndük.
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Sonunda Künefecideyiz. Bu defa Kunduracılar çarşısındaki kalabalığı yara yara ulaştığımız tarihi Çınaraltı Künefe Yusuf ustanın mekanındayız. Burasının farkı künefenin közde yavaş yavaş pişirilmesi. Böylece daha iyi piştiği,içinin hamur kalmadığı söyleniyor. İtiraf edeyim ki sanki tam istediğim gibi değildi. Beklentimin yüksekliğinden olsa gerek, daha iyi bir künefe bekliyordum. Tabi ki yinede İstanbullarda yediğimiz künefelerle kıyaslanamaz.
Künefe ziyafetinden sonra artık Hatay yemeklerini de yersek, çatlayabileceğimizi düşünerek,yemekten vazgeçip Adana'ya dönüyoruz..
adana hatay gurme gezisi
Gezimizin iki ana amacından birisi Hatay'da künefe yemekse diğeri de Adana'da kebap yeyip rakı içmek.Bu amaca uygun olarak baraj yolu civarında ki Elem restoranına kuruluyoruz. Burada bize Adana'da yaşayan sevgili Dr.Hakan Güneş'te katılıyor. Rakı masasında hangi muhabbetler olabilirse hepsinden bir dem geçiyoruz. Taa ki bütün müşteriler gidip, sadece bizim kaldığımızı görüp,çalışanları daha bekletmeyelim diyene kadar. 
adana hatay gurme gezisiadana hatay gurme gezisiadana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Adana sofralarının özelliği,siz sipariş vermeden masanızın ana mezelerle donatılması. Bu mezelerden bazılarını fotoğraflamaya çalıştım. Ben özellikle peynirli humusu çok beğendim.
adana hatay gurme gezisi
Kebabı diğerleri ile beraber paylaşırsam haksızlık etmiş olurum. Acı sevmeyenler için biraz sıkıntı olabilir.Sos olarak kullanılan biberler biraz acı olmuş ama burası Adana ve rakı sofrası. İştah açılsın ve çok yesinler,çok hesap ödesinler için bile olabilir ama öyle ise bile hak ediyor doğrusu.acılı istediğimiz şalgam,acı sevmeyen bana bile çok acı gelmedi.Adana'da başka bir alışkanlık ta, garsonlar rakınız bittiğnde, yenisini doldurmadan her defasında kadehinizi değiştiriyorlar.
adana hatay gurme gezisiadana hatay gurme gezisi
Pazar sabahı 10 gibi otelde kahvaltı ettik ve uçağımız öğleden sonra 3.30 da. Biraz Adana gezisi yapıyoruz. Bu şehir hızla büyüyen,özellikle yeni yapılan binaların çok lüks olduğu açıkça görülen bir yapılaşma içinde. Buna rağmen Adana merkezde öyle gezip görülecek pek bir şey yok izlenimi veriyor. Bizim Yalçın ,Tıp fakültesini burada okuduğundan,onun kılavuzluğunda turluyoruz. Üstteki küçük saatmiş. Resmen İş bankası reklamı bu, nesi ünlü bunun diye takılıyorum. Alttaki de büyük saatmiş. Burada bu saatler aslında semtin yada bölgenin adını tarif etmek içinde kullanılıyormuş.
adana hatay gurme gezisi
Kiliseden camiye çevrilen Yağ Cami..Yalçın ben burada iken böyle bir yer yoktu dedi.burası 1501 yılında kiliseden camiye çevrilmiş. Ne demek istedi anlamadık ama :)
adana hatay gurme gezisi












adana hatay gurme gezisi
Ulu cami külliyesinin içerisinde Ziya Paşa mezarı değişik bir yapıda olmuş. İçerideki Abdest alma yeri ise yeşillikler içerisinde, hoş bir ortam olmuş.
adana hatay gurme gezisi










adana hatay gurme gezisi

adana hatay gurme gezisi
adana hatay gurme gezisi
Fırından yeni çıkmış simitlerin kokusu görüntülerinden güzeldi. Yakınlarda Kazancılar Çarşısında Rakı festivali olacakmış. Kim bilir yeni bir Adana gezisi daha bizi bekliyor olabilir. Benden size torpil olsun. Eğer torpil lazımsa telefon numarası yazıyor işte..Bu arada halka tatlısının ( lütfen başka isim söylemeyiniz !) fıstıklısını ilk defa burada yedim.
adana hatay gurme gezisi




adana hatay gurme gezisiadana hatay gurme gezisi
Adana'nın eski kemer köprüsü ve Sabancı camisi görüntüleri de fena değil. Bu köprüsün dibinde su azalmış olsa da olta ve serpme ağ ile balık tutmaya çalışan insanlar vardı.
adana hatay gurme gezisi

adana hatay gurme gezisi

adana hatay gurme gezisi

adana hatay gurme gezisi
Uçağın kalkmasına daha vakit var ve çarşıda gezmekten yorulduk. Baraj kenarında ki yelken kulübü tesislerine gidiyoruz.  Akşam restorana gitmek için bindiğimiz taksici abi sahil yolundan mı gidelim dediğinde gülmüştük. Adana'da deniz varda biz mi bilmiyoruz diye. Baraj gölünün büyüklüğü ve kenarındaki yolun uzunluğu, evet sahil yolu denebilecek uzunlukta. Her taraf bıcı bıcı denen içecek satan büfelerle dolu. Ama Yelken kulübü sahiden güzel konumda ve oldukça temiz görünüyor. Arkasında ki yat limanı da bize deniz
 kenarındaymışız gibi hissettiriyor.
Burada ki Bira patates muhabbetinden sonra ,hafta sonluk yemek içmek gezimizi sonlandırmak için havaalanına geçtik. Size de önerim eğer çok önceden alırsanız,çok uygun fiyata uçak bileti alıp,böyle kaçamaklar yapmanızdır..Özellikle İstanbul'da olup,kalabalıktan bunalanlar için bir nefes molası olduğu kesin..

BURSA

GÖLYAZI

gölyazı bursa
Bursa üzerinden ege taraflarına giderken dikkatinizi çekmiştir. Gölyazı, Ağlayan Çınar ya da Uluabat gölü gibi tabelalar var. Tabelalar dikkat çeker ama genelde yol uzundur ve daha Bursa civarında vakit kaybedilmek istenmez. Kendi adıma Gölyazı adını yıllar önce işyeri hekimi olarak çalıştığım Filli Boyada iken duyuyordum. Gölyazı'da evleri boyuyoruz diye reklamı yapılırdı ama görmek kısmet olmamıştı.

Acelemin olmadığı son gezmelere turumda direksiyonu bu tabelalardan Gölyazı'ya doğru kıvırdım. Bursa -İzmir yolundaki kısa Otobandan çıktıktan kısa süre sonra Gölyazı çıkışı tabelası var. Buradan sonra 5 dk.lık kısa ve zeytin ağaçlıklı bir yoldan Gölyazı'ya ulaştık.
gölyazı bursa
Köyün girişinde yollar daracık ve iki araba yan yana zor geçiliyor. Arabayı köprü altına yakın bir yere bırakıyorum. Çünkü otopark gibi olan yerler dolu ve buda gösteriyor ki köy kalabalık. Öğreniyoruz ki yaz aylarında ve özellikle hafta sonları abartılı kalabalık oluyormuş. Fotoğraf çekmeye gelenler ve asıl önemlisi göl balığı yemeye gelenler çokmuş.
gölyazı bursagölyazı bursa


gölyazı bursa
Bizde ki her köyde olduğu gibi burada da bir köy meydanı ve orada kahvehane var. Ama burada ki öyle güzel, büyük çınar ağaçlarının altında ki, çok huzurlu, keyifli bir ortam gözüküyor. Gölyazı’nın tamamı bugün birince derece sit alanı. 2006 yılından beri de Tarihi Kentler Birliği’ne üye. Üstelik fotoğraf tutkunları için kaçırılmaması gereken bir yer. 
 gölyazı bursa
gölyazı bursa

Gölyazı çok büyük bir yer değil. O yüzden gezmesi çok da zaman almıyor. Burada öncelikle görülmesi gereken yerlerden biri köye girişte solunuzda kalan Aziz Panteleimon Kilisesi, bunun yanında Gölyazı Kültür Evi , Göl Yazıevi kilise yakınında ve görülebilecek yerler. Ama bana çok cazip gelmediler. Göl kenarında yürüyüş yapıp, fotoğraflar çekmek daha cazip geldi. 
gölyazı bursa
 Gölyazı'ya gelipte Ağlayan Çınar ve onun hikayesinden bahsetmemek olmaz. Köyün ada girişinde, köprünün hemen solunda yaklaşık 730 yıllık devasa bir çınar. Hikayesine gelince ; Burası yıllar boyunca Türkler ile Rumların beraber yaşadığı bir Rum köyü imiş. Ancak Kurtuluş Savaşı Sonrasında yaşanan mübadele ile buradaki Rumlar Selanik’e gitmek zorunda kalırlar. O zamanlar birbirlerine deli gibi aşık olan Mehmet ile Eleni ayrılmak zorunda kalır. Mehmet sevgilisinin peşinden gider ama Eleni’nin abisi biz artık düşmanız gelme der. Mehmet ısrar edince Eleni'nin abisi onu hançer darbeleri yaralar. Mehmet son bir güç ile Eleni ile her zaman gizlice buluştukları çınar ağacına gider. Bu durumu öğrenen Eleni de ailesinin yanından kaçıp çınara geldiğinde Mehmet’in öldüğünü görünce, sevgilisinin yanında intihar eder. Efsane bu ya, çınar da o günden bugüne ağlar.
gölyazı bursagölyazı bursa
gölyazı bursa
Göl kenarında yürüyüş yaparken, balıkçı köyü olmasının olmazsa olmaz teknelerini fotoğraflıyorum. Köylüler balığa çıkmadıkları zamanlar, bu teknelerle insanlara göl turu attırıp para kazanmaya çalışıyorlar. Fotoğraflarda ki göldeki motorlar bu turistik gezi yapanlardan.
gölyazı bursa
Burası aynı zamanda kuşlar için önemli bir adres. Yavrulama döneminde Manyas Gölü’nde konaklayan göçmen kuşlar, balık bolluğu nedeniyle beslenmek için Ulubat Gölü’ne geliyor. Bu açıdan burası da bir göçmen kuş cenneti. Zaten burada her yıl da Leylek Şenlikleri yapılıyor. Şenlik zamanı, daha doğrusu leyleklerin çok olduğu dönemi denk getirip gelinirse, çok hoş olacağı aşikar.
gölyazı bursa
Göl kenarında olmazsa olmaz pozumu veriyorum. Yoksa eksik olur :)

gölyazı bursagölyazı bursa
 
Tezgahlarda değişik göl balıkları satışa sunulmuş durumda. Kilo ile alındığında oldukça ekonomikler. Ancak bilen bilir, büyük göl balıkları iri kılçıklıdır ve onların derisini temizlemek çok zordur. Derisi kazınmadan da pişirmesi zordur.
gölyazı bursa
gölyazı bursa
 gölyazı bursa

Balık yediğimiz lokantanın fiyat listesi ve tabağımın fotoğrafları. Size biraz bilgi verir diye düşünüyorum. Balık çok lezzetli değildi, yada ben deniz balığı sevenlerden olduğumdan da olabilir, yanıltmak istemem.

Son bir notumu paylaşmak isterim. Yol üstü lokantalar da yemekler genelde yağlı, beklemiş ve lezzetsiz olur. Ana yoldan 5 dk.lık mesafede ki Gölyazı'ya balık yemek şart değil, gözlemecilere de olabilir, bir nefes alıp, o çınarların altında çay molası vermek için sapmaya değer. Pişman olmazsınız..


TRİLYE

Bu ülkenin en güzel köyleri eski Rum köyleri olmak zorunda mı ??.. Gezi notlarımda politik yorumlar yapmamaya özen göstermeye çalışıyorum.. Amma velakin nerede şirin,tarihi mimari dokusu korunmuş bir yer var ise mutlaka tarihinde Rumların izlerini görüyoruz.

Trilye'de onlardan birisi. Burayı görmediyseniz, Tarihi çamlı kahvede muhteşem manzara eşliğinde çay yudumlamadıysanız, deniz kenarında denizin kokusu eşliğinde rakı-balık keyfi yapmadıysanız emin olun çok şey kaçırmışsınız demektir.


























Mudanya Mütareke Evi Müzesi
Mudanya 11 Ekim 1922 tarihinde TBMM Hükumeti ile İhtilaf Devletleri arasında, Türk-Yunan savaşına son veren ateşkes anlaşmasının imzalandığı ve işgalci güçlere karşı siyasi alanda zafer kazandığı yerdir.
1922'de mütareke görüşmelerini izlemeye gelmiş olan ünlü yazar Ernest Hemingway Mudanya’yı ‘‘Batılıların barış dilenmeye geldikleri kıyı kasabası.’’ olarak tanımlar.
İsmet Paşa’nın çalışma odasında, Paşa’nın savaştan sonra katıldığı bu antlaşmada şartlarının kabul edilmediğini görünce "Gerekirse savaşırız!" diyerek yumruğunu vurarak ikiye böldüğü mermer masa sergilenir. Mütareke dönemine ait eşyaların korunduğu evde o döneme ait fotoğraflar ve belgeler de sergilenmektedir.


 







MUDANYA
10 yıl aradan sonra tekrar gittiğimde inanamadım. Bir şehir bu kadar mı kötüleşir. Aklımdaki sahil şeridi,oradaki deniz kokusu eşliğinde yürüyüş alanı, sıra sıra balık restoranları... yerini toz toprak içerisinde,keşmekeş bir şehre bırakmış. Kalabalık trafik,korna gürültüsü, sahilde dolgu inşaatı galiba,toz toprak,insanlar insanlar insanlar...kalabalık...

İçimi ısıtan tek şey sahilde lise öğrencilerinin engellilere dikkat çekmek için yaptığı eylemdi..

Ben yine de mahalle aralarında günümüz iğrenç mimarili yapıları arasında sıkışıp kalmış, eski evlerden örnekler vermek istedim. Yolunuz düşerse bizim gibi 1 saat kadar dolaşıp, Trilye'ye kaçmanızı öneririm...